22 Şubat 2010 Pazartesi

Var olamamanın dayanılmaz ağırlığı



Her yer beyaz bir sis bulutunun altında… Bu öyle yoğun bir beyazlık ki, insan ne bir şey görebiliyor, ne de nefes alabiliyor. Kendimi çok bitkin hissediyorum. Hareket etmek istiyorum ama sanki üstümde tonlarca yük var. Birden gözümü açıyorum ve kendimi görüyorum. Bir yatakta kıpırdamadan yatıyorum, her yanımdan teller, borular, serumlar sarkıyor. Etraftaki cihazlardan dıt, dıt tekdüze sesler yükseliyor. Ve ben korkuyorum. Çünkü kendi bedenime çok yükseklerden bakıyorum.